KARANLIKTA OLMAKTAN ZEVK ALIYORDUM.
ŞİMDİ CASUSLARIN VE HIRSIZLARIN ZAMANIYDI.
BENİM ZAMANIMDI.
Brie perilerle anlaşma yapmaktansa ölmeyi tercih ederdi. Onun için ölüm, onların zalim oyunlarından daha iyiydi. Ama Nasiğli Sarayı’nın sadist kralı kız kardeşini kaçırınca Brie, onu geri almak için her şeyi yapmak zorunda kaldı. Buna bizzat kralla anlaşma yapıp Nasiğli’lerin ezeli düşmanı Siğli Sarayı’ndan üç sihirli eser çalmak da dahildi…
Fakat Siğli Sarayı’nda özgürce dolaşmak sandığından çok daha zordu. Brie’nin tek seçeneği, düşündüğü gibi kötü kalpli olmayan Siğli prensi Ronan’ın gelin adaylarından biri rolünü oynamaktı. Kalbinin dikkatini dağıtmasına müsaade etmeyen Brie, kendince farklı amaçları olan bir Nasiğli çetesiyle işbirliği yaptı. Ama gizemli çete lideri Finn ile vakit geçirdikçe onun baştan çıkarıcı cazibesine karşı koyamadı.
İki tehlikeli sarayın arasında kalan Brie, bağlılığının kime ait olacağına karar vermeliydi… ve kalbinin.
Kitap Tanıtım Yazısı :
“Seksi, şaşırtıcı ve sırlarla dolu.”
-New York Times çoksatan yazarı Stephanie Garber
Şato duvarlarının ardında güneş doğmuştu ve kuşlar şakıyordu ama Altın Saray kapkara bir gece örtüsüyle kaplıydı. Benim gecem. Benim karanlığım. Benim gücüm.
Abriella, kız kardeşi perilere köle olarak satıldıktan sonra hayatının daha kötü bir hal alamayacağını sanıyordu. Ancak kendini birdenbire tehlikeli bir ağın ortasında buldu, iki peri prensini seviyor ama ikisine de güvenmiyordu. İşler artık eskiden düşündüğü kadar açık değildi.
Nasiğli Sarayı’nda iç savaş sürerken, Brie bir taraf seçmekte zorlanıyordu. Artık kendini bile zar zor tanıyabilirken nerede durduğunu nasıl bilebilirdi ki? Karşısındaki her yol ayrı bir kalp kırıklığına çıktığında, Brie içindeki gücü bulup kendi yolunu çizmeliydi.
KİTABIN ÖZELLİKLERİ
Sayfa Sayısı | 1072 |
En / Boy | 13,50 / 21,00 cm. |